Çocuklarda oyun terapisinin kıymeti

Esmanur Gülbahar/M.Taha ÇELİKBAŞ/HERKES DUYSUN

BURSA (İGFA) – Uzman Klinik Psikolog Murat Aldan, çocuklarda oyun oynamanın kıymetinden, oyun ve oyun terapisinin birbirinden farkından bahsetti.

“OYNADIKLARI OYUNLAR ÇOCUKLARIN KULLANDIKLARI EN KIYMETLİ KELİMELERDİR”

Uzman Klinik Psikolog Murat Aldan, oynadıkları oyunların çocukların kullandıkları en değerli sözler olduklarına dikkat çekerek, “Oyun iki çocuğun kendi ortasında kurmuş olduğu değerli bir bağdır. Oyun oynayarak çocuklar kendilerini tabir ederler. Oyunlar, çocukların kullandıkları en kıymetli sözlerdir. Yaratıcılıklarını geliştirirlerken daha doğal, spontane olmayı öğrenirler ve özgürlük alanları artar. Kıymetli olan bizim çocuklara, onları özgürleştirici oyunları oynatabiliyor olmamızdır. Mesken içerisinde çocukların, onların istedikleri üzere oyunları kurabilmelerine fırsat vermemiz, onların daha yaratıcı ve özgür bir birey olmaları için ön adımdır. Bazen çocuklar kurmuş oldukları oyunlarda sonları ihlal ettiklerinde yani arkadaşlarına ya da büyüklerine ziyan verdiklerinde bu sefer bir uzman tarafından dayanak alınması gerekebilir. Takviye, çocuk ve ergenlerde kâfi eğitim almış olan psikologlardan, psikiyatristlerden ya da bu alanda uzmanlaşmış ruh sıhhati uzmanlarından olabilir.” dedi.

OYUN TERAPİSİ İLE OYUNUN FARKI NEDİR?

Oyun terapisinin çocukların aynada kendisini görmesine fırsat vermek olduğunu belirten Aldan, “Çocuklarla oyun oynarken onların ruhsal alanda destekleyici bir uzman tarafından kendilerini görmelerini ve bu gördükleri davranışlarının ailelere aktarılarak değişimle birlikte yol açılabilmesini sağlamaktır. En değerli katkı çocukların aynada kendilerini görmelerine fırsat vermektir. Böylelikle çocuklar, terapi süreci içinde hem ilgilerini hem nasıl davrandıklarını hem de diğerleriyle nasıl münasebet kurabileceklerini, doğal ortamda görebilirler. En kıymetli şey, bu sürecin bir uzman eliyle yapılıyor olmasıdır. Uzman eliyle yapılan terepötik süreç; Hudutlara uyabilmesini, kendisine ve diğerine ziyan vermemesini, tıpkı vakitte spontan, özgür ve yaratıcı bir birey olmasını destekleyen bir durum yaratmaktadır.” sözlerini kullandı.