BAŞAK AKBULUT YAZAR – Olası büyük İstanbul depremine karşı hazırlıklarda kentsel dönüşüm çalışmaları öne çıkarken, yıkılmasına gerek olmayan riskli yapıları güçlendirme, vatandaşlara daha hızlı ve ekonomik bir alternatif sunuyor.
Deprem Güçlendirme Derneği Başkanı (DEGÜDER) Başkanı Mustafa Görkem Yıldız, “Deprem Haftası” kapsamında AA muhabirine bina güçlendirme çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Vatandaşlara, binalarının depreme dayanıklı olup olmadığını tespit etmek için inşaat mühendisliği firmalarına başvurmalarını tavsiye eden Yıldız, başvuru sonrasında binanın analiz edilerek, deprem simülasyonu sonrası güçlendirme projesinin hazırlandığını anlattı.
Yıldız, güçlendirmeyle ilgili birçok teknik kullanıldığını ifade ederek, kolonların betonarmeyle mantolanması, çelik mantolama ve betonarme perde eklenmesi gibi geleneksel yöntemlerin yanı sıra son dönemlerde karbon fiber uygulamaları ile yeni cihazların da sık kullanıldığını dile getirdi.
Sismik sönümleyici, burkulması önlenmiş çaprazlar gibi yeni sistemlerle binaların boşaltılmadan güçlendirilmesine imkan sağlandığını aktaran Yıldız, her binaya özel bir metot uygulandığını kaydetti.
Yıldız, İstanbul'da etkili olması beklenen büyük depremle ilgili değerlendirmelerde bulunarak, “Bu deprem olacak, bundan kaçışımız yok. Yarın da 5 sene sonra da olabilir. Buna hazırlıklı yakalanmamız lazım. Bunun için de bu çalışmaların hızlanması lazım. Maalesef Türkiye'de bu çalışmalar deprem olmadıkça pek talep gören ya da merak edilen şeyler olmuyor. 6 Şubat depreminden sonra güçlendirme çalışmalarında hız arttı, talep de var vatandaştan ama hala emekleme aşamasındayız.” ifadelerini kullandı.
– “İstanbul'un en riskli bölgeleri Avrupa Yakası'nın kıyı şeridi”
İstanbul Büyükşehir Belediyesinin hızlı tarama yaptığı 35 bin binanın yüzde 47'sinin yüksek riskli çıktığını anımsatan Yıldız, acilen riskinin azaltılıp binaların güçlendirilmesi gerektiğini, ancak çalışmaların bunun çok gerisinde olduğunu söyledi.
Yıldız, ilgili yasaya göre güçlendirme çalışmalarında tıpkı kentsel dönüşümde olduğu gibi çoğunluk sağlanması gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Burada önemli engellerden bir tanesi finansman. Türkiye'de yıkıp yeniden yapmaya odaklı bir kentsel dönüşüm ilerliyor. Bu yıkıp yeniden yapma da genelde müteahhitlerin kar elde edebileceği Kadıköy, Bağdat Caddesi gibi yerlerde ilerliyor. Halbuki hızlı tarama sonuçlarına bakarsanız İstanbul'un en riskli bölgeleri Büyükçekmece'den başlayıp Zeytinburnu'na kadar gelen Avrupa Yakası'nın kıyı şeridi. Buralarda kentsel dönüşüm çalışması şu an ilerlemiyor. En riskli binalarımız burada. Hızlı tarama sonuçlarında Zeytinburnu'nun yüzde 83'ü, Avcılar'ın yüzde 85'i yüksek riskli çıkmış durumda. Bizim acilen bu bölgelerde bir önlem almamız lazım.”
– “İstanbul'daki binaların yüzde 10'u durduğu yerde çökebilir”
Mustafa Görkem Yıldız, binalarını güçlendirmek isteyenlere kredi desteği gibi teşviklerin ciddi etki yaratacağını belirterek, bina güçlendirme çalışmalarının da 3 ila 8 ay sürdüğünü, geleneksel yöntemler kullanıldığında binaların boşaltıldığını anlattı.
Yüksek riskli her binanın güçlendirilemeyeceğini vurgulayan Yıldız, inceledikleri bir binanın bodrum katında korozyondan dolayı demirlerin ve betonun bozulduğuna şahit olduklarını, bu tür binaların acilen boşaltılarak yıkılması gerektiğini kaydetti.
Yıldız, “İstanbul'daki binaların yüzde 10'u o kadar yüksek riskli ki zaten durduğu yerde çökebilir, depremi beklemesine gerek yok. Bu binalarda güçlendirme yapılmaz, boşaltılıp acilen yıkılması lazım.” diye konuştu.
– Riskli çıkarsa nasıl güçlendiririm endişesinden binalar test ettirilmiyor
Yıldız, vatandaşların çoğunun binalarını test ettirmekten çekindiğini belirterek, şöyle konuştu:
“İstanbul'da yaklaşık 1 milyon 200 bin bina olduğu tahmin ediliyor. Bu binaların 150 bin tanesi belediyeye gidip 'Biz hızlı tarama yaptırıp binamızı görmek istiyoruz' demiş. Geriye kalan 1 milyon bina için vatandaşlar bu talepte bulunmamış. Bu insanlar depremden korkmadıkları için değil başka sebeplerle yaptırmamışlar. 'Binamı test ettirdim. Riskli çıkarsa binamı boşaltmam lazım, hazırlıklı değilim, binayı güçlendirecek finansal durumda değilim' endişeleri var.”
Yıldız, güçlendirme çalışmalarının vatandaşa maliyetiyle ilgili de şunları dile getirdi:
“Güçlendirme çalışması, bir binayı yıkıp yapmaya oranla genelde yüzde 20 mertebesinde maliyet tutar. Bir binayı yıkıp yaptığınız zaman alan kaybı olabiliyor. Binanızı küçültmek durumunda kalıyor. Yola cepheli eski bir binanız vardır, artık yoldan çekme mesafesi yapmanız lazımdır. Eski olduğu için belki içerisinde asansör ve yangın merdiveni yok, onları eklemeniz lazım, altına otopark yapmanız lazım. Binanız da küçülür. Bu şeyleri de düşününce güçlendirme aslında çok hızlı, etkili, ekonomik ve binanızdaki alan kaybını da önleyecek bir çözüm.”
DEGÜDER Başkanı Yıldız, mühendislikte sıradan binaların 50 senelik kullanım ömrüyle tasarlandığını, doğru güçlendirme çalışmasıyla bunun 50 yıl daha uzatılabildiğini anlattı.
Vatandaşlara binalarını kontrol etmeleri için bodrum katlarına bakmalarını tavsiye eden Yıldız, “Kolonlarınızda yukarıdan aşağıya dümdüz çatlaklar varsa bu korozyonun işaretidir. Hem acilen onarım yapmanız hem de su girişini kesmeniz gerekiyor demektir. Onun haricinde yine küflenme, duvarlarda ıslaklık görüyorsanız bu da şu an olmasa bile 5 sene sonra ciddi olarak korozyon problemini yaşayacaksınız demektir. Şimdiden o suyu kesmeniz lazım.” şeklinde konuştu.